Sağlık hizmetlerinde hastaları tedavi etmek kadar etkili olan diğer bir unsurda onlarla doğru iletişim kurmak ve iyi ilişkiler geliştirmektir. Sağlık hizmetlerinde hastalarla ve yakınlarıyla kurulan doğru ve etkili bir iletişimin tedavi sürecine pozitif katkılar sağladığı sağlık hizmeti profesyonellerinin genel bir kanaatidir. Bu sebepten doğru ve nitelikli bir sağlık (hasta) iletişimi sağlık hizmetlerinin vazgeçilmez bir unsuru kabul edilmektedir. İlk olarak 1970’li yıllarda ABD’de ortaya atılan sağlık iletişimi kavramı 1990’lı yıllarda Türkiye’de tıp fakülteleri müfredatına girmiş, 2000’li yıllardan sonra da müstakil bir alan olarak lisansüstü çalışmaların konusu olmuştur. Türkiye’de kamuya ait sağlık kurumlarında 500 bini hekim, hemşire, ebe gibi doğrudan sağlık çalışanı toplam bir milyondan fazla çalışan hizmet vermektedir. Çalışanlarının tümünün eğitim hayatında sağlık iletişimi konusunda ders almadığını varsayan Sağlık Bakanlığı gerek uzaktan eğitim yolu ile gerekse yüz yüze ve uygulamalı olarak bu konuda çalışanlarına sürekli eğitimler vermektedir. Bu kadar çok çıktıyı etkileyen bu süreç daha derinlemesine incelenerek sağlık çalışanlarının sağlık iletişimi hakkındaki tasavvurları/bilinçleri anlaşılmaya çalışılmıştır. Odak grup çalışması yöntemiyle verilerin toplandığı bu çalışmaya hekim, hemşire, tıbbi sekreter, hasta yönlendirme ve laboratuvar çalışanı gibi muhtelif mesleklerde hizmet veren 18 kişi katılmıştır. Katılımcılara iletişimi nasıl anladıkları ve yorumladıklarına yönelik açık uçlu sorular yöneltilmiştir. Alınan cevaplar içerik analizine tabi tutularak sağlık çalışanlarının ifadelerinden hareketle çalışanlar ile hastalar arasında ve çalışanların birbirileri arasındaki iletişim süreçlerinde yaşanan soruların neler olduğu, bu sorunların kaynağı, nedenleri ve çalışanların bu sorunlarla nasıl başa çıktıkları hakkında bilgiler toplanmıştır. Araştırmada çalışanların iletişimi daha çok bir süreç olarak algıladıkları ve bunu sonucunda etkin iletişim kuramadıkları ortaya çıkmıştır. Bununla beraber iki taraf arasında mevcut olan güvensizlik sorunu etkili iletişim kurmayı engelleyen önemli bir unsur olarak kendini göstermiştir.
Another element that is as effective as treating patients in healthcare is establishing good relations
with them. It is the general opinion of health professionals that a correct and effective communication with
patients and their relatives in health services contributes positively to the treatment process. For this reason,
accurate and high quality health (patient) communication is considered an indispensable element of health
services. The concept of health communication, which was first introduced in the USA in the 1970s, entered
the medical school curriculum in Turkey in the 1990s and became the subject of graduate studies as an
independent field after the 2000s. More than 500 thousand employees, including direct health workers such
as physicians, nurses and midwives, serve in public health institutions in Turkey. In this respect, it was tried
to be understood that the view and perception of health workers in terms of health communication, the
approaches for effective communication and the factors that obstructs communication. This process, which
affects so many outputs, has been examined in more depth and it has been tried to understand the
imaginations/consciousness of health professionals about health communication. 18 people working in
various professions such as physicians, nurses, medical secretaries, patient referrals and laboratory workers
participated in this study, in which data were collected by the focus group study method. Participants were
asked open-ended questions about how they understood and interpreted communication. The answers
received were subjected to content analysis, and based on the statements of healthcare professionals,
information was collected about the questions experienced in the communication processes between
employees and patients and between employees, the source and causes of these problems, and how
employees deal with In the research, it was revealed that the employees perceived communication as a
process and as a result, they could not communicate effectively. The problem of distrust between the two
parties has emerged as an important factor preventing effective communication.