Nazlı Tlabar or with her maiden name Hatice Nazlı Moran, whose name we hardly remember today or never heard of before, is one of the leading political figures of 1950s during the Democrat Party years. She served as an Istanbul deputy for three periods (9th, 10th, 11th). She was a part of very influential family and was the grandchildren of the last grand vizier of the Ottoman State Ahmet Tevfik Pasha from her mother’s side, and the Interior Minister Memduh Pasha from her father’s side, but her political impact and activities exceeded her family’s especially during 1950s. The political life of Nazlı Tlabar, who worked as a freelance journalist after her philosophy education in Germany, began with the foundation of the Democrat Party. She held various positions in the DP administration between the years of 1946 and 1950. She was chosen as deputy for Istanbul in the 14 May 1950 elections. During her life in the parliament, her knowledge of several languages allowed her to successfully represent Turkey for many international events and this made her gain recognition and increase her influence both in international community and in the homeland. Nazlı Tlabar, who was at the forefront of organizations about women's rights in the parliament, was also the president of the Turkish Women's Union between the years of 1954 and 1960. Nazlı Tlabar was arrested, like all the other DP members, after the coup d'état which took place on May 27, 1960 and put on the trial in Yassıada. She ended her political life after her conviction and got sick shortly afterwards and passed away in 1971. The purpose of this study is to remember and commemorate a forgotten woman deputy who was seen as an influential political figure in the political life of Turkey by presenting the life of H. Nazlı Tlabar, her works before and after her career in politics and their influence. The bibliography of the study consists of press research, literary words in the Democrat Party period, Turkish Presidency State Archives of the Republic of Turkey, and most importantly the interviews with his son Ömer Tlabar.
Bugün ismini pek az hatırladığımız ya da hiç duymadığımız Nazlı Tlabar ya da kendi soyadı ve ilk adı ile birlikte Hatice Nazlı Moran, üç dönem (9, 10, 11) İstanbul milletvekili olarak 1950’ler Türkiye’sinin önde gelen kadın siyasi figürlerinden birisi olmuştur. Anne tarafından Osmanlı Devleti’nin son sadrazamı Ahmet Tevfik Paşa’nın, baba tarafından da Dâhiliye Vekili Memduh Paşa’nın torunu olarak "mühim" bir aileden gelen Tlabar'ın siyasi etkisi ve tanınırlığı 1950'lerde ailesini aşmıştır. Almanya’da Felsefe eğitimi sonrasında serbest gazetecilik yapan Nazlı Tlabar’ın siyasi hayatı DP’nin kuruluşu ile başlamıştır. 1946-1950 arasında DP teşkilatında çeşitli görevlerde bulunmuştur. 14 Mayıs 1950 seçimlerinde İstanbul milletvekili olarak TBMM’ye girmiştir. Birkaç dil bilmesi, parlamento hayatında, birçok uluslararası toplantıda Türkiye’yi başarıyla temsil etmesini sağlayarak hem uluslararası camiada hem de yurtiçinde tanınırlığının ve etkisinin arttırmasını sağlamıştır. Parlamentoda kadın hakları çalışmalarında en önde yer alan Nazlı Tlabar, 1954-1960 arasında milletvekilliği ile birlikte Türk Kadınlar Birliği Başkanlığını da yapmıştır. Nazlı Tlabar, 27 Mayıs 1960 Askeri Müdahalesi ertesinde diğer bütün DP’liler gibi tutuklanarak Yassıada’da yargılanmıştır. Mahkûmiyet sonrasında siyasete devam etmemiş, kısa bir süre sonra da hastalanarak 1971’de vefat etmiştir. Bu çalışmanın amacı, 1950’li yılların Türk siyasetinde etkin bir kadın figür olarak görülen H. Nazlı Tlabar’ın hayatını, siyaset öncesi ve sonrası çalışmalarını ve bunların etkilerini ortaya çıkararak unutulmuş bir kadın siyasetçiyi hatırlamak ve hatırlatmaktır. Çalışmanın kaynakçasını basın taraması, Demokrat Parti dönemi temel kaynak eserleri, Başkanlık Cumhuriyet Arşivi ve en önemlisi oğlu Ömer Tlabar ile yapılan görüşmeler oluşturmaktadır.